ÇOCUKLARDA TUVALET EĞİTİMİ
Annelerin tuvalet eğitimine yaklaşımları yetiştikleri çevreye göre farklılıklar göstermektedir. Tuvalet eğitimi demek, çocuğun hem uyurken hem de uyanıkken idrar ve dışkısını tutabilmesi. kontrolünü kazanması, anne baba söylemeden tuvaletinin geldiğini farketmesi, tuvalete gidip ihtiyacını gidermesidir. Tuvalet eğitimine,için çocuğun idrar kesesi kontrolünün yanında hem bedensel hem ruhsal açısından da hazır olması gerekir. Tuvalet eğitimi için genellikle sağlıklı çocuklar 1,5 / 2 yaş arasında fiziksel olarak hazır hale gelebilmektedir.Tuvalet eğitimine her çocuk için farklı yaşlarda başlanması doğaldır. Çocukların kaka ve çişlerini istemli olarak tutmasını sağlayacak kasların kasların gelişmesi genellikle çocuk yürümeye başladıktan sonra yani 1.5 – 2 yaş arasında sağlanır. Yeterli zihinsel ve bedensel gelişim olmadan, bu alışkanlık gerçekleşemez. Tuvalet eğitimi demek tuvalete gitme, kıyafetini çıkarma, uygun süre oturma, temizlenme, giyinme gibi çocuk için öğrenmesi karmaşık çeşitli basamakları içerir. Bunun için çocuğun bu konuda istekli ve motive olması gerekir.
Çocuğun idrarını veya dışkısını tutabilmesi çevreden olumlu tepki almasına sebep olurken, altını ıslatması veya dışkılaması olumsuz tepki görmesine neden olur, bu şekilde çocuk; doğru, yanlış, ayıp gibi kavramlarla tanışır.Tuvalet eğitimine çok erken veya geç yaşta başlamak, baskıcı ve cezalandırıcı ya da aşırı hoşgörülü davranarak tuvalet eğitimi vermek sıkıntılara sebebiyet verir. Her çocukta farklı olmakla beraber 2 -2,5 yaş arasında, baskıcı olmayan bir tutumla tuvalet eğitimi vermek gerekir.Genellikle kız çocukları erkek çocuklarından daha önce idrar ve dışkısını kontrol etmeyi öğrenirler. Bu zaman dilimi çocuklarımızda 2 yaş sendromu dediğimiz zaman dilimiyle kesiştiği için bu dönemde anne baba ve çocuğun güç savaşları aradaki ilişkiyi olumsuz etkileyerek, idrar kaçırma, dışkı kaçırma gibi durumlara yol açabilir.Bu sebeple tuvalet eğitimine başlamadan önce, çocuğun eğitime hazır olduğunun ipuçları beklenmelidir. Bu ipuçları genellikle 18 ay civarında görülmeye başlamaktadır.Çocuklar genellikle ikinci yaş sonunda dışkılarını, üçüncü yaş sonunda idrarını tutmayı öğrenirler. Ancak dört beş yaşına gelinceye kadar gündüzleri, sıklıkla da geceleri altını ıslatabilirler.Tuvalet alışkanlığı kazanmada anne babaların çocuğu cesaretlendirici ve teşvik edici bir tutum takınmaları oldukça önemlidir
-Tuvalet eğitimine hazır olan çocuk;
-Az ve sık idrar yerine bir kaç saat kuru kalarak daha seyrek zamanda ve daha fazla miktarda tuvaletini yapar.
-Bezi ıslandığında veya kirlendiğinde rahatsızlık duyduğunu belirtir veya temiz olmakla kirli olmanın arasındaki farkı algılar.
-Çocuk anne/babasını veya kardeşlerini taklit etmek ister, tuvaletini yaparken haber verir.
-Tuvaletini yapmak için odanın bir köşesine gider, pantolonunu kendi başına çıkarabilir ve “Kendi başıma yaptım” demekten hoşlanır.
-Basit direktifleri takip edebilir
-Bağımsızlık gösterebilmesi ve “hayır’’ diyebilir
-Düzenli ve tahmin edilebilir bağırsak hareketleri vardır
-Anne babayı taklit etmekten hoşlanır
-Kendi başına giysileri çıkarıp/giyebilmir
-Oturağı kullanmaya ilgilidir
-2 saat boyunca altının kuru kalabilir ve ıslak alt bez sayısı azalmıştır
-Yürüme, oturma ve çömelme gibi kaba motor becerisi gerektiren hareketleri yapabiliyordur.
-Boşaltım gereksinimini sözlü ya da görsel olarak anlatabilmelidir.
Tuvalet alışkanlığını çocuğa vaktinden önce kazandırmaya çalışmak yararsızdır ve bu durum ayrıca uzun süre devam edebilecek korku ve çatışmalara sebep olma riskini beraberinde getirir.Eğer çocuktan herhangi bir ışık ya da işaret gelmiyorsa erken tuvalet eğitimi vermenin pek çok sakıncası vardır.Tuvalet eğitimine başlamadan önce çocuğun idrar ve dışkının tuvalete yapıldığını ebeveynlerinden görmesi gerekir ve bunun normal olduğunu fark ettirmek için çalışılmalıdır. Yapılan en sık yanlışlardan birisi tuvalet eğitimine başladıktan sonra çocuğa bez takılmasıdır. Eğer bez gündüz çıkarılıp gece takılırsa çocuk idrarını ne zaman tutup ne zaman bırakacağı anlayamaz ve kafası karışır.
Öncelikle anne babalar bu çocuklara karşı anlayışlı olmalı, onları azarlama, suçlama, cezalandırma, gibi davranışlardan kaçınmalıdır. Aksi takdirde çocukta, idrarını tutma, kirli tuvaletleri kullanmama, sadece beze idrar yapma konusunda ısrar etme, idrar kaçırmalar sonrasında panik ataklar, hıçkırık ve öfke nöbetleri görülür ve uzayan tuvalet sorunu sonucunda çocuğun ve ailenin işlev düzeyi bozulabilir.
Tuvalet eğitimi genellikle ilkbahar ve yaz aylarında yani havanın sıcak olduğu zamanlarda verilirse kısa zamanda başarıya ulaşır, anneler daha rahat olur, çocuğun altı açılınca üşüteceği hastalanacağı korkusu olmaz. Yazın havaların sıcak olması nedeniyle vücuttaki suyun bir kısmı terle atılır, çocuğun idrar torbası onu zorlayacak kadar dolmayabilir.Tuvalet eğitimi verirken lazımlık kullanımı da çocuğa gelişimine uygun tuvalet sağlamak açısından önemlidir. Çocuğun lazımlığa alışması için zaman tanınmalı, lazımlık oyuncak haline gelmemelidir. Çocuğa kolaylıkla kendi başına çıkarabileceği iç çamaşırı giydirilmeli ve bu konuda çocuğa sorumluluk verilmelidir.
Tuvalet eğitimini çocukla ilgilenen tek bir kişinin vermesi daha yararlı olur. Eğitimi veren kişinin değişmesi, çocuğa yaklaşımın, tuvaletin kullanılan terimlerin değişmesine neden olur. Bu durum çocuğun kafasını karıştırır. Çocuk için tuvaleti uygun şekilde hazırladıktan sonra ona tuvaletin nasıl ve nereye yapacağı gösterilmeli, bu konuda bir yetişkin ya da bir çocuktan yararlanılmalıdır. Çocuğun tuvalet ihyacı var ise oturması sağlanmalıdır. Çocuk saatte bir tuvalete götürülebilir. Çocuk idrarını veya dışkısını tuvalete yaptığında ödüllendirilmeli, başkaları yanında da başardığı işin önemli olduğu hissettirilmelidir.Ayrıca çocuğun mahremiyetine de özen gösterilmelidir.
Tuvalet eğitimi için üç metot vardır.
Birincisi, en yoğun yaklaşım çocuğun tuvalet eğitimine ne kadar hazır olduğu düşünülmeksizin tuvalet eğitimi için bebek uygun yaşa geldiğinde lazımlık üzerine oturtulması veya düzenli aralıklarla tuvalete götürülmesidir.
İkinci yöntem yaklaşık 18. aydan sonra çocuğun gelişimsel olarak tuvalet eğitimine hazır olduğu zamanın göz önüne alındığı çocuk merkezli bir yaklaşımdır.
Üçüncü yaklaşımda ise, bebeğin bakımıyla ilgilenen çiş ve tuvalet ihtiyacı duyulduğundaki belirtileri erken dönemde öğrenerek bebeğin tuvaletinin geldiğini anlar ve bebeği tuvalete götürerek onun tuvalet eğitimine yardım eder.
Çocuğa tuvalet alışkanlığı kazandırırken çocuğun cesaretlendirilmesi oldukça önemlidir. Çocuklara tuvaleti kullanarak insanların nasıl temiz oldukları vurgulanmalı, tuvalette çocuğun rahatlamasını sağlamak amacıyla eğlenceli vakit geçirmesi sağlanabilir. Gerek tuvalet eğitimine başlama zamanı açısından olsun gerek tuvalet eğitimi sırasındaki tutum ve davranışlar açısından kültürel özelliklere göre farklılıklar görülebilmektedir.
Brazelton’un “Çocuk Odaklı Eğitim Yöntemi”, Amerikan Pediatri Akademisi ve Kanada Pediatri Topluluğu’nun önerdiği tuvalet eğitimi yöntemidir. Eğitime başlamak için çocuğun hazır ve ilgili olması beklenir. Genellikle 18. aydan sonra başlanan eğitimde olumlu terimler kullanılır ve çocuğun başarısı ödüllendirilir.Çocuğun konuşmaya ve tuvalet eğitimi ile ilgili kelimelere hakim olması beklenmelidir. Çocuk, yürüyerek oturağa ulaşabilecek kadar motor gelişimini tamamlamış olmalıdır. Sabah bezlerin kuru olması da bir işarettir. Baskıcı olmadan aktivite şeklinde tuvalet eğitimi kazandırılmalıdır. Çocuğun mahremiyet gereksinimi gözetilerek tuvalet eğitimi uygulandığında başarıya ulaşma kolaylaşır. Oturak ve iç çamaşırı kullanımı çocuğa bir ayrıcalık gibi sunulmalıdır. Bir oyuncak yardımı ile oturak kullanarak tuvalet alışkanlığı ile ilgili oyun oynatmak da yardımcı olabilir. Çocuğun oturağa oturma alışkanlığını kazandırmak için başlangıçta giyinik olarak oturağa oturtulabilir. Sonrasında kullanımda kolaylık sağlayacak giysiler yeğlenmelidir. Tuvalet eğitimi daima olumlu, tehdit etmeyen ve doğal bir şekilde sürdürülür.
Brazelton’un “Çocuk Odaklı Tuvalet Eğitimi Yaklaşımı”nda çeşitli ekipman ve yöntemler kullanılmaktadır. Bu yaklaşımda ekipman olarak oturak ve ödül olarak verilecek atıştırmalıklar kullanılmaktadır.Bu yaklaşımda tuvalet eğitimine çocuk fiziksel ve psikolojik olgunluğa ulaştığında başlanır. Çocuk öncelikle giyinik olarak oturağa oturtulur, oturduğu sürede kitap okunabilir/çocukla konuşulabilir. Ebeveynler tuvaleti kullanırken çocuğun gözlemlemesine izin vermelidirler. Çocuğun öncelikle oturağa 1-2 hafta giyinik olarak oturması ve daha sonrasında ise bez çıkarılarak oturması denenir. Bu dönemde çocuğa ısrar edilmez. Ebeveynler, çocuk bezini kirlettiğinde çocuğun göreceği bir şekilde bezi oturağa boşaltırlar. Çocuk anlamaya başladığında gün içinde birkaç kez oturağa götürülür. Kendine güveni gelmeye başladığında çocuğun bezi çıkartılarak dolaşmasına izin verilir ve oturak çocuğun yakınında bulundurulur. Çocuk, oturağı kendi başına kullanması için cesaretlendirilir ve nazikçe ikna edici kelimeler kullanılabilir. Bu basamaklarda ustalaşınca alıştırma külotlarına geçilebilir ve nasıl giyilip çıkarılacağı çocuğa gösterilir.
Farklı yöntemlerden bir tanesinde, çocuklara ıslaklıkta çalacak alarmlı bezler takılmıştır. Alarm çaldığı anda bakımdan sorumlu kişi çocuğu tuvalete oturtmuş ve bu sırada olumlu pekiştirme teknikleri ile süreci açıklamıştır.Buna ek olarak, bir bez bebekle çocuklara tuvalete gitme süreci çocuklara anlatılmıştır. Alarmlı bez takan grupta tuvalet kontrolü diğer gruba göre belirgin olarak daha hızlı gelişmiştir
Tuvalet eğitiminde cezalandırma yöntemi toplumların geneli tarafından terk edilmiştir
Tuvalet Eğitimi Verilirken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Tuvalet eğitiminde çok katı ve baskıcı tutum sergilenmesi, çocuk istismarı sayılabileceği gibi, yetişkin döneminde mükemmelliyetçilik, aşırı titizlik gibi eğilimlere olasılık verebilir.
Çocuğun durumuna göre 18 ay-2,5 yaş arasında, baskıcı olmayan bir tutumla tuvalet eğitimi vermek gerekir.
Ayrıca çocuğun gizliliğine de özen gösterilmelidir.
Anne babalar bu çocuklara karşı anlayışlı olmalı, onları azarlama, suçlama, cezalandırma gibi davranışlardan kaçınmalıdır.
İlkbahar ve yaz aylarında vücuttaki suyun bir kısmıterle atılması ve çocuğun mesanesinin onu zorlayacak kadar dolmaması nedeniyle tuvalet eğitiminin ilkbahar ve yaz aylarında verilmesi kısa zamanda başarıya ulaşır.
1940’larda tuvalet eğitimi 18 ay altında başlarken, Batı kaynaklı yapılan yeni çalışmalarda bu eğitime artık 21 ve 36 ay arası başlandığı gösterilmektedir. Brazelton, 1950’lerde 1.000 çocuk ile yaptığı çalışmada, gündüz tuvalet kontrolü sağlanan çocuklar için ortalama yaşı 28.5 ay olarak bulmuştur. Tuvalet eğitiminde ileri başlangıç yaşı, gündüz kontrolünü yaşamada ve tam kontrole ulaşmada da gecikmeye neden olarak gösterilmiştir. Erkek cinsiyet de güncel bazı çalışmalarda tuvalet eğitimini geciktirici etken olarak belirtilmiştir. Bebek bezlerinin yaygınlaşması da tuvalet eğitimini geciktirici bir etken olarak tanımlanmıştır.
Uzm. Dr. Kadir Ortaköylü
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı