Allerjik Rinit

         Allerjik rinitte burun mukozasında oluşan reaksiyona bağlı, burun akıntısı, burun kaşıntısı, hapşırma gibi semptomlardan biri veya birkaç tanesinin olması, bu semptomların 1 saatten uzun sürmesi ve 2 gün veya daha uzun sürelerde bu semptomların görülmesiyle ortaya çıkar.  Allerjik rinit. enfeksiyona bağlı olmayan burunla ilgili iltihabın en sık nedenidir. sıklıkla beraberinde gözlerde kızarıklık, kaşıntı, şişlik ve sulanma gibi semptomlar eşlik eder.

             Allerjik rinit allerjene bağlı olarak mevsimsel veya yıl boyu devam eden tipte görülebilir. Hasatalığın şiddetine göre hafif ve orta/ağır şeklinde sınıflandırılmıştır.

TANI

            Rinit burun iltihabı demektir. Çocuklarda allerjik rinit dışında birçok şey rinit tablosuna neden olabilir.  Allerjik rinit tanısı koymak için hikaye, fizik muayne, deri testi ve spesifik IgE gibi tahlillerden yararlanılır.  Burda öykü, muayne ve tahlillerin uyumlu olması son derece önemlidir. Tahliller arasında Immun globulin E (IgE) sık bakılan tahlillerden birisidir ama tanıdaki değeri çok yüksek değildir.  Allerjene spesifik IgE ve Deri testi tanıda önemli tahlillerimizdir.

ALLERJİK RİNİTLİ ÇOCUKLAR HANGİ SEMPTOMLARLA BAŞVURUR

            Çocuklarımız hapşırma, burun akıntısı ve burun tıkanıklığı ön plandadır. Özellikle polene karşı duyarlılığı olan çocuklarımızda göz problemleri ön plandadır. Semptomlar 2 taraflıdır, eğer tek burunda sorun varsa ayırıcı tanıda diğer hastalıklar araştırılmalıdır. Çocuklarımızın göz altlarında morluk görülür. Bu morluklara Allerjik shiner denir. Bazen göz altlarında enine çizgilenme olur ve bunlara Dennie Morgan çizgileri denir. Allerjik çocuklarda, allerjik olmayan çocuklara oranla geniz eti daha fazla şişer ve bu yüzden sinüzit, orta kulak iltihabı normalden daha fazla görülür. Geniz eti şişmesine bağlı olarak sürekli ağızdan nefes alınır ve burundan konuşma, yediklerinden lezzet alamamaya başlar. Allerjik rinit semptomları ileri düzeydeyse allerjik astımda atak sıklığında artışa neden olur.

TANIDA DERİ TESTİ

                 Tanıda IgE aracılı alerjik riniti göztermede en etkili, en duyarlı ve en ucuz yöntem DERİ TESTİ dir. bilinenin aksine tüm yaş gruplarında yapılabilir. türkiyede ev içi alerjiye en sık ev akarları(dermatophagoides pternyssinus ve dermatophagoides farinea ), dış ortam alerjenlerinden ise en sık çayır polenleri saptanır.  diğer sık nedenler ise ağaç ve ot polenleri, hayvan tüyleri ve küf mantarları yer alır.

KAN TAHLİLLERİ

                  Kanda total IgE bakmak çoğu zaman fayda etmez. bunun yerine imkan dahilindeyse Spesifik IgE bakmak gerekir. özellikle alerji ilacı lullanımı nedeniyle cilt testinin yapılamadığı durumlarda kanda spesifik IgE bakılabilmesi en büyük avantajıdır. ama pahalı olması ve her merkezde bakılamıyor olması dezavantajıdır. Duyarlılığı deri testinden biraz daha düşüktür. Spesifik IgE nin kandaki düzeyi hastalığın şiddeti ile alakalı olmayabilir. Yani tahlil sonucu düşük değerler olmasına rağmen hastalık şiddetli seyredebilir.

DİKKAT EDİLECEK DİĞER HASTALIKLAR

              Bazı hastalıklar benzer semptomlara yol açabileceğinden dolayı tanı koyarken dikkat edilmesi gerekmektedir. Mesela başka sebepten geniz eti şişmesi, nurunda ağrilik olması, yarık damak olması, burunda polip olması, kistik fibrozis, pirimer silier diskinezi burun tıkanıklıklarına sebep olacağı için ayırıcı tanıda düşünlmelidir.

tabiki koku alınmasına engel olan hastalılar, baş ağrısı, burun kanaması, öksürük yapan bir çok hastalık muayne sırasında elenmelidir.

ALLERJENDEN KORUNMA

POLENLER:

              Polenlerin yoğun olduğu mevsimlerde yani

ağaç polenleri: kış sonu ilkbahar başında

çayır polenleri:ilk bahar sonu ve yaz mevsiminde

ot polenleri: yaz mevsimi sonu veson bahar başında

özellikle sabah erken saatlerde ve sıcak, kuru, rüzgarlı havalarda artmaktadır.  Bu havalarda açık hava aktivitelerinden kaçınmak mantıklı olacaktır. Dış ortama illa çıkmamız gerekiyorsa maske, gölük gibi koruyucu ekipmanlar kullanmak gerekir. eve tekrar geçince duş aması veya elini yüzünü yıkamak faydalı olacaktır. Arabada ve evde polen temizleme özellikli klimaların olması önerilmektedir.

EV TOZU AKARLARI

                Çamaşırları 60 derecede yıkamak, eni sık sık havalandırmak, elektrik süpürgesinin yüksek vakumlu olması ve hepa filtreli olması, yatak yorgan ve yastıkların antiallerjik kılıflarla kullanılması ve haftada bir değiştirilmesi önerilir.

                bu saydığım önlemlerle av akarları %70 e kadar düşecektir.

HAYVAN TÜYLERİ

               Kedi ve köpeklerde allerjenler sadece tüyler değil aynı zamanda salya, idrar, deri döküntüleri, yağ bezleri ve hayvanların popolarının yanındaki bezlerden kaynaklanan sekresyonlarda allerjeniktir. Özellikle oldukça yapışkan olan bu salgılar temas kesildikten sonra bile, allerjik bünyeli yavrularımızda etkisi aylarca kalabilir. Teması engellemek, eğer temas ettiyse ellerin hemen bol suyla yıkanması ve kıyafetlerin hemen değiştirilmesi gerekir.

                Kedi ve köpekleri yıkamak allerjen miktarını sadece kısa süre azaltacaktır.

KÜF MANTARLARI:

               Hem ev içi hem de ev dışında küf bulunabilir. Özellikle nemli ortamları severler. Banyo, tuvalet, kiler, buz dolabının arkası, klimalarda, buhar cihazının borularında ve sık sulanam bitkikerde sıklıkla bulunurlar.  Evi sık havalandırmak, nem ve rutubetten korumak küf gelişiminde faydalı olacaktır. Evde küf saptandığıda çamaşır suyu ile temizlenmesi gerekir. Özellikle yağışlı mevsimlerde ormalık ve koruluğun yoğın olduğu yerlerde küf çokça bulunacaktır.

HAMAM BÖCEĞİ

                Hamam böcekleride küf mantarları gibi sıcak nemli ve karanlık ortamlarda yaşarlar. Korunmak için evin sık sık havalandırılması, nemin rutubetin önüne geçilmesi, besin artıklarının temizlenmesi ve hamam böceği öldürecek ilaçların kullanılması gerekir.  Ölü hamam böceklerinin parçalarının çok hafif olması sebebiyle uçarlar ve dışardan gelen parçalar alerjiyi tetikleyebilir.

İLAÇ TEDAVİSİ

            Bütün bu önlemlere rağmen ilaç tedavisi gerekebilir.Kliniğin ağırlığına göre bir çok ilaç kullanılmaktadır. uygun olan ilaç konbinasyonunu hekiminiz karar verecektir.

             İlaçlarda sıklıkla tercih ettiğimiz gruplar: alerji ilaçları, çeşitli burun spreyleri, steroid ilaçlar, mast hücre stabilizatörleri, nazal dekonjestenalar, antilökotrienler gibi ilaçlardır.

AŞI TEDAVİSİ:

İmminoterapi semptomları rahatlamayan allerjik rinitli hastalarda kullanılır. Bu yöntemle duyarlı olduğumuz allerjene vucudun duyarlılığı 2 3 sene gibi bir sürede duyarsızlaşma sağlanır.Tedaviye başlamadan önce deri testi veya Spesifik IgE bakılarak allerji kesinleştirilmelidir. Hastamızda ağır astım varsa bu tedavi genellikle uygulanmaz.  Eğer hastamız beta blokör ilaç kullanıyorsa ve başka bir bağışıklıkla ilgili hastalık varsa yine aşı tedavisi yapılmaz.

            Eskiden  sadece cilt altına iğne şeklinde yapılan tedavide her hafta doktora başvurmamız gerekiyordu. Artık günümüzde dil altına damla şeklinde yapılabilmekte, Çocuk allerji hekiminiz tarafından size öğretilmekte  bu sayede evdede kullanılıp doktor kontrolüne gitme sıklığımız azaltılabilmektedir. Burda önemli nokta verilen allerjen maddenin ne yüksek dozda olması(böyle olursa ciddi allerjik reaksiyon olabilir) ne de düşük dozda olmasıdır.(böyle olursa çocuğumuz allerjene  tepki vermez ve istediğimiz cevabı alamayız.)

           Aşı yönteminde dil altı damla şeklinde kullandığımız tedaviye genellikle polen duyarlılığı olan çocuklarımızda kullanırken ev tozu akarlarına karşı daha az tercih ediyoruz.

BURUN YIKAMANIN ÖNEMİ

İzotonik solusyonlarla burun yıkama, oluşmuş sekresyonların, allerjenlerin, hava kirleticilerin ve allerjenle temas sonrası vucudun  oluşturduğu maddelerin ortadan kalkmasını sağlar. burnumuzdaki siliaların temizlenmesini sağlar.  ortalama semptom sıklığını  %30 kadar azaltırken ilaç kullanma ihtiyacınıda belirgin azaltacaktır. Özellikle burun tıkanıklığına kullanılan burun içi steroid içeren spreylerden önce burun yıkanırsa ilaç daha iyi dağılacak ve daha faydalı olacaktır.

PROBİYOTİK KULLANIMI

Kesin kanıtlar olmasada faydalı olduğu düşünülüyor.